HATIRLAR MISIN?
2003 yılı Babalar günü hediyesi
-Babişkoma hediye
Hasta
olduğum zamanları hatırlarmısın babacım
Yemek
yemek istemeyişimi
Sofra
bezini kaldırır beni çağırırdın
Hatırına bir iki kaşık
alırdım yemekten
Artık
soran yok hasta olduğumda
Yemek yermisin diye?
Zaten
hasta mısın diye soran da yok.
Peki tatillerden
bana çanta dolusu kitap
getirişini hatırlar mısın?
Nasıl mutlu olurdum
Artık kendi kitaplarımı kendim alıyorum
Kendi
kitaplığımı kuruyorum
tahminimden de hızlı ilerliyor
Her zamanki gibi önce alıyor,bekletiyor
okuyor ve arşivliyorum
Düşündükçe anlıyorum, yaşadıklarımın ne mühim
olduğunu
Çicekleri
budayışımı hatırlar mısın?
Her seferinde sana özenir
Çırılçıplak
bırakırdım çiceklerimizi
sen de kızardın.
Saksıya
menekşe dikmiştim
Sen
seversin ,büyüdü mü?
Bayramları
hatırlar mısın
Senin
tıraş sonrası yumuşacık halini
Canım yanaklarını,kokunu
Küçüklüğümü anımsıyorum
mekik çekerdik seninle
Bir eline
Yalçın’ı bir eline beni alır kaldırırdın sen
Mutlu olurduk.
O
zamanlar mutlu olmak ne kolaymış
Spora
seninle başlamıştım
şimdi hiç belli etmesem de
senin emeğin harika bir vücudum
var
Günlerce
hasta da yatsam yıkılmıyorum
Yaşamın
içinde verdiğin ,minicik
o an için kırıcı sonrası için
büyük olan dersleri hatırlıyorum.
Aile dostlarından
birinin evindeydik
Kızı sporcuydu ,madalya almıştı
ve ben takmak istemiştim
Sen ,”Hayır demiştin takmasın,kendi
kazanmadan
takmasın”
Takmamıştım ama kırılmıştım da
Sonra
bisiklet yarışmasında ikinci olup
kendi madalyamı alıcaktım
Doğruydu
kendi emeğimin tadının hep başka
olduğunu söylemiştin bana
Haklıydın
İlk
evimizi hatırlıyorum
balkonu
çicek doluydu menekşeler,saksılar
mevsiminde değişen topraklar
Annemle
aşkınızı ve umutlarınızı görürdüm o balkonda
ikinizde küçüktünüz
ama yaşamınız kocamandı o zaman
Sonra umutlarınız alıcaktı yaşam
Çaktırmadan ama gayet belirgin
Şimdi yeniden
Aşkı görüyorum ,umudu
Yıllar sonra ama net
Mutluyum
,gönül bahçeniz çiceklenmiş
dilerim
hiç soldurmazsınız.
Umudu
korumak en zoruymuş babacım
Yaşama
amaç bulmak
Zor zamandan ölümden korkuna sebep olmasını
dilemek
Büyüdükçe
anlıyorum
Kimsenin
umurunda degil verilen emek
Mutluluk insanın özünde ,o ödülün en iyisini verseler kar etmiyor
Ne
yaşamak
Ne her
sabah başka bakmak gökyüzüne
Ne
yürüdüğün toprak
Ne
okuduğun kitaplar
Ne de
yaşadığın gün
Hiç biri
kar etmiyor
Bir ölsem
diyor insan
Ne var ki
yaşama sebep
Hep emek
mi verir insan
Bir an durup sevinmez mi
Oh demez mi
Öyleyse
niye yaşıyor insan ,
Nereye kadar ,ne için
Biraz
erken yoruldum ama yoruldum
Yoruldukça
daha iyi anlıyorum seni
Hep
derdin sofraya bu kadar şey çıkarmayın
diye
Haklıydın
ama ben anlamazdım
Biri
olmasa ,öteki diğerine katık olur derdin
Anlıyorum
hem de çok iyi anlıyorum şimdi
Yedigim de belli
Yiyemedigim
de
Yurt yarı
açlık zaten
Ama
alıştım buna da alıştım
Açlık hiç
bir şey ruhu tok olmalı insanın
Okuldan
yüzün asık gelirdin
Kızardım
suskunluğuna, küserdim
Anlamazdım
neden bu dinginliğin
Anlıyorum
şimdi
Dost
dediklerin düşman çıkıp
İlk kötü lafını eden olunca
sen sırtını döndügün
vakit
üzülüyormuş insan
Yaşam
hakettiginden azını verince
Ve baktığın yüzler koyuna
benzeyince
Olmuyormuş
bunun adı yaşamak
ve bunun adı mutluluk degilmiş
zaten
Biz
aza sevinenlerden olamadık
Elalem
sevdiğini anlattı mutlu oldu
Ben
olamadım
Başımı çevirdiğim dünya güzel gelmedikçe bana
Mutlu olamayacağımı da
biliyorum
Yerdeki
bir izmarit, neden ilgilendiriyor,
bilmesemde beni
Alıp çöpe
attıkça ,mutlu olduğumu biliyorum
Ağaçlandırdıkça
kıraç topragı
ve
Bir kalem aldıkça fakir çocuğa
mutlu oluyorum
ben
varsın anlamasın elalem
Ben
anlıyorum ,sen anlıyorsun
Piknik
yaptığımız yerdeki çöpleri toplardım
Arabanın
bagajına koymama izin verirdin
mutlu olurdum
İlk çöpün
önünde dururdun, atardık
Pek iyi
bir çocuk olduğumu düşünmesem de
Beni daima destekleyen bir babam olduğu için
şanslı
olduğuma eminim
Seni çok
seviyorum ,iyi ki varsın
Babalar
günün kutlu olsun
Canım babacım
Burçin ÖZÇELİK
11/06/2003 23:05/SİVAS-YURT
Yorumlar